The Thin Red Line

açıklama.

bohemian rhapsody

açıklama.

Split

açıklama.

Drifters

açıklama.

7 Şubat 2019 Perşembe

Oscar 2019

Oscar adayları ve tahminlerimiz:



En İyi Film

Roma
Star is Born - - - Bir Yıldız Doğuyor
Bohemian Rhapsody
Black Panther
BlacKkKlansman - - - Karanlıkla Karşı Karşıya
Vice
The Favourite - - - Sarayın Gözdesi
Green Book - - - Yeşil Rehber

Kategoriye ilk başta baktığımda gerçektende favori olan filmler aday olmuş diye düşünürken filmleri tek tek seyredip bu kategorinin içi boş kaldığını belirtmek istiyorum. Herkesin favorisi ve muhtemelen Oscar'a damga vurup bir çok ödül alacak filmlerden olan "Roma" bana çok sıradan geldi. Bu kategori de kazanabilir fakat bence yönetmeni Alfonso Cuaron olmasaydı aday bile gösterilmezdi. Ne buraya ne de yabancı dil dalında en iyi film kategorisine. Benim görmediğim ve tüm sinemaseverlerin gördüğü ne acaba? Konu sıradan, oyunculuk sıradan, sadece siyah - beyaz çekilerek film efsane yaftası yapıştırmalarından sıkıldım... Ha bu arada zaten Yabancı Dilde En İyi Filme adaylığı ve kazanacağı kesin olunca burayı es geçebilirler. O zaman neler olur?
İşte tam o noktada "Sarayın Gözdesi" devreye girebilir. Ki bence Roma'dan daha başarılı bir film... Dönem filmi olması oyunculuklar bakımından da iyi bir film olması ile favorilerden biri... Ama açıkçası kazanmasını istemem... "Bir Yıldız Doğuyor" bu kategoride neden var acaba diyeceğim bir film ama Akademi'nin Roma dışında gösterdiği en büyük aday. Gelelim "Black Panther" filmine. İyi bir film olduğu aşikar. Ama en iyi filme aday olmalı mıydı? Senaryosu ve işlenişi açısından son yılların en iyi süper kahraman filmi ve teknik kategorilerde de çok başarılı olsa da bu kategori de bence yanlış adaylık.
"Bohemian Rhapsody" ise oyunculuk bakımından üst sırada olmasına rağmen gerçekleri çok çarpıtması ve yönetmen ile yaşanan sorunlardan sonra düştüğünü söyleyebilirim. "Vice" adaylıkla büyük iş başardı... "BlacKkKlansman" yukarıda saydığım filmler arasından bence en iyisi ama favorim kim?
Bu kategori değil sadece bence bu senenin en iyi filmi "Green Book - Yeşil Rehber". Bu sene geçtiğimiz yıldan da sıradan bir Oscar Adayları olunca bu film onların içinden açan bir çiçek gibi... Bu kadar sade yalın bir dille etkili bir vuruş ancak bu şekilde anlatılabilirdi... Oyunculuk bazında senaryo bazında ve yönetmenlik açısından umduğumdan kat kat fazlasını aldım... Bu film oscar alabilir mi? Vermezler... Yedirmezler... 

Almasını İstediğim : Green Book - Yeşil Rehber
Alacak Olan : Roma
Kazanan: GREEN BOOK - - - YEŞİL REHBER


Gelelim en iyi yönetmen kategorisine

En İyi Yönetmen

Alfonso Cuaron - Roma
Spike Lee - BlacKkKlansman (((Karanlıkla Karşı Karşıya)))
Pawel Pawlikowski - Cold War (((Soğuk Savaş)))
Adam McKay - Vice
Yorgos Lanthimos - The Favourite (((Sarayın Gözdesi)))

Daha önce The Gravity (Yerçekimi) filmi ile bu ödüle aday gösterilip muhteşem yönetmenliği ile kazanan Alfonso Cuaron iki de iki yapmaya geliyor. Yönetmen Meksikalıysa kötü film yapmıyordur mantığı son yıllarda aday gösterip ödülü veriyor. Daha önce kendisi (The Gravity - 2014) dışında Alejandro Gonzales Inarritu (Birdman - 2015 ve The Revenant - 2016) ve Guillermo del Toro (The Shape of Water - 2018) bu ödülün sahibi olan Meksikalı yönetmenler. Bu kategoride bence kötü ama eleştirmenlerce muhteşem denilen Roma ile ödülü kazanacaktır. Hak edilmiş bir ödül mü? Bence yönetmenin ismi Alfonso Cuaron değil de Hakkı Sinema olsa yabancı dilde en iyi filme dahi aday gösterilmezdi. Oscar için çok abartıldığını düşünüyorum Roma'nın. Peki bu ödüle aday dahi gösterilmeyen Damien Chazelle (First Man) ve Oscar'ın bu seneki en büyük ayıbı Peter Farrelly'in (Green Book) ne eksiği vardı? Her sene can çekiyor ödül töreni bu sene kim alırdan çok adaylıklar konuşuluyor.
Bu arada Bradley Cooper ilk yönetmenlik filmi ile bir çok adaylığı olmasına rağmen burada olmamasına üzüldüm. Her ne kadar Star is Born (Bir Yıldız Doğuyor) filmi çok şişirilmesine rağmen çok iyi iş çıkarmış.
Peki bu ödülü kimin almasını isterim bu adaylar arasında? Buna cevabım kesinlikle Spike Lee olur. İlk oscar adaylığı olan usta yönetmenin bazı filmleri ise şu şekilde: Maalcom X - Inside Man (İçerdeki Adam) - 25th Hour (25.Saat).
Ödülü alamayacak olsa da Adam McKay Vice'da çok büyük iş çıkarmış. Yine de yönetmenliğinden çok senaryo yazarlığı ile daha da ön planda. Senaryo dalında daha daha önce ödülü kazanmıştı "The Big Short (Büyük Açık)" filmiyle.

Almasını İstediğim : Spike Lee - BlacKkKlansman (((Karanlıkla Karşı Karşıya)))
Alacak Olan : Alfonso Cuaron - Roma
Kazanan: Alfonso Cuaron - Roma



En İyi Kadın Oyuncu

Gleen Close - The Wife (((Nobel Adayının Karısı)))
Lady Gaga - Star is Born (((Bir Yıldız Doğuyor)))
Melisa McCarthy - Can You Ever Forgive Me? (((Beni Affedebilir misin?)))
Olivia Colman - The Favourite (((Sarayın Gözdesi)))
Yalitza Aparicio - Roma

Geçen seneki adaylıklardan sonra biraz sönük kaldığını hissediyorum bu sene bu kategorinin. Özellikle Nicole Kidman'ın "Destroyer" filmi ile adaylıkların dışında kalması beni büyük hayal kırıklığına uğrattı. Başka bir isim ise Viola Davis'in "Widows (Dul Kadınlar)" filmi ile adaylık dışında kalması. Hadi bunlar iyi oynamadı yukarıdaki isimlerden diyip geçelim diyeceğim de ya Yalitza Aparicio'da saygıdeğer akademi üyeleri ne gördü? Merakımdan soruyorum Roma da sizin gördüğünüz şey ne? Tamam iyi bir ayna filmlerinden biri olabilir, tamam sadelik duruluk açısından çok çok iyi bir film olabilir ama oyunculuk açısından ders verecek kalitede mi? Bundan sonra adını duymayacağımız isimlerden biri olacak Yalitza Aparicio. Roma yergilerini bir tarafa bırakalım diğer adaylara gelecek olursak Melissa McCarthy'nin aday olması bile büyük başarı. The Favourite filmi ile Olivia Colman bence diğer iki favorinin en önemli rakibi. Alabilir mi Çok zor olsa da bir ihtimal kazanabilir.
Peki gelelim en ciddi favorilere Lady Gaga ve Glenn Close. Aklıma bile gelmezdi ama Lady Gaga gerçekten de aday. Herkesin dillerinde Lady Gaga'nın kazanacağı söylense de Akademi Jürileri bence es geçecekler. Adaylığına evet dediler ama kazanmasını isteyecekler mi? orası tam bir muamma. Benim favorim ise Glenn Close. Ödülü Glenn Close'a verecekler. Yedi kez adaylık ama sahip olduğu heykelcik sıfır. Rekor kendisinde. Gerçi ne kadar kötü bir rekor orası ayrı bir konu. Alacaklar bu kez es geçmemeleri lazım. Eğer ödül Gaga'ya giderse illuminati derim olayı kapatırım.

Almasını İstediğim : Gleen Close - The Wife (((Nobel Adayının Karısı)))
Alacak Olan : Gleen Close - The Wife (((Nobel Adayının Karısı))) - - - Olivia Colman - The Favourite (((Sarayın Gözdesi)))
Kazanan: Olivia Colman - The Favourite (((Sarayın Gözdesi)))


En İyi Erkek Oyuncu

Christian Bale - Vice
Viggo Morthensen - Green Book (((Yeşil Rehber)))
Rami Malek - Bohemian Rhapsody
Bradley Cooper - Star is Born (((Bir Yıldız Doğuyor)))
Willem Dafoe  - At Eternity's Gate

Açıkçası adaylıklar açıklanmadan önce Ryan Gosling'in (First Man) adaylığı kesin diyordum. Akademi böyle filmleri oyuncuları çok sever. Bu kategori de on törende yedisini kazanan biyografik kahramanlar oluyor ne de olsa. Ayrıca Ethan Hawke (First Reformed) de aday olmaması beni üzen bir kısım oldu.
Tam bir karakolluk adaylık aslında Willem Dafoe dışında diğer adayların hepsinin %20'nin üzerinde olasılığı var bence Willem'in adaylığı bile yeterli. Ödül için ön planda olan Rami Malek gerçekten de Freddie Mercury olmuş yönetmene rağmen kusursuz oyunculuk sergilemiş bir isim. Christian Bale'i kadrosunda taşıyan Vice senaryo bakımından etkileyici bir anlatıma sahip. Christian da o kadar iyi bir oyunculuk sergilemiş ki kendisini favori hanesine taşıyor. Vice'ı seyrederken bu kim dediğimiz oyuncu olarak kendini Akademi'ye kabul ettiriyor yeniden. Bradley Cooper bence en iyi yönetmene aday olmadığı için üzülüyordur. Burada her ne kadar gönül almada olsa kendisini favori hanesine yazdırmakta.
Gelelim başkan Viggo Mortensen'e!!! Bence bu üç adayın önünde bir oyunculuk sergilemiş. Belki filmi çok sevdiğimden her kategoride öne çıkanın "Green Book" olmasını istiyorum, belki de kendisini oyunculuk bakımından iyi bulduğum için artık kazansın dediğim için ön plana çıkartıyorum. Her ne olursa olsun benim içimden geçen "And the Oscar Goes to Viggo Mortensen" demeleri. Umarım olur.

Almasını İstediğim : Viggo Morthensen - Green Book (((Yeşil Rehber)))
Alacak Olan : Christian Bale - Vice - - - ya da - - - Rami Malek - Bohemian Rhapsody
Kazanan: Rami Malek - Bohemian Rhapsody


En İyi Orijinal Senaryo

The Favourite - - - Sarayın Gözdesi
Green Book - - - Yeşil Rehber
Roma
Vice
First Reformed

"The Favourite" ve "Roma" her ne kadar bu kategoride önde de olsa bence bu kategoriyi alan en iyi film ödülünü de kazanabilir. İşlenmemiş bir cevher gibi gözüken "Roma" sıradan bir konuyu bize çok durağın bir şekilde milim milim verdi. Her ne kadar bana göre abartıları olan bir filmde olsa da bu gece kazanan Roma olacak gibi. "The Favourite" ise dönem filmini her anlamda tam yansıtmış. "Vice" oyunculuk senaryonun da önüne geçince bu kategoride bence bir adım geride duruyor. "First Reformed" ise aday olduğu için sevinmeli.
Peki benim favorim: "Green Book" sıra dışı bir yol hikayesini gözler önüne seriyor.Yol hikayesinin dışında ırkçılığa öyle göndermeler yapıyor ki. Bence bu yılın her kategoride aday olması gereken bir film olmalıydı. Fakat yüce Akademi'nin verdiği adaylık sayısı beş.

Almasını İstediğim : Green Book - Yeşil Rehber
Alacak Olan : Roma - - - yada - - - The Favourite - - - Sarayın Gözdesi
Kazanan: Green Book - Yeşil Rehber


En İyi Uyarlama Senaryo

If Beale Street Could Talk - - - Sokağın Dili Olsa
Star is Born - - - Bir Yıldız Doğuyor
BlacKkKlansman - - - Karanlıkla Karşı Karşıya
The Ballad of Buster Scruggs
Can You Ever Forgive Me? - - - Beni Affedebilir Misin?

Coen Biraderlere ayıp olmasın diye "The Ballad of Buster Scruggs" filmini aday ettiklerini düşünüyorum. Ama değinmeden geçemeyeceğim Netflix yapımı diye bir film aday olacaksa o "Roma" değil " The Ballad of Buster Scruggs" filmi olmalıydı.
Gelelim diğer adaylara ve tahminlerimize. "BlacKkKlansman" filminin en güçlü olduğu kategori. Sanki bu dalda ödülü eve götürecekler. En az BlacKkKlansman kadar diğer favori Barry Jenkins'in çok arka plana atılan "If Beale Street Could Talk" filmi saf aşkı işlediği için bu ödülü kazanabilir. Diğer iki aday "Star is Born" ve "Can You Ever Forgive Me? ödülü kazanabilir mi? Açıkçası kazanırsa tam bir sürpriz olur.

Almasını İstediğim : BlacKkKlansman - - - Karanlıkla Karşı Karşıya
Alacak Olan : BlacKkKlansman - - - Karanlıkla Karşı Karşıya
Kazanan: BlacKkKlansman - - - Karanlıkla Karşı Karşıya


En İyi Animasyon Film

Incredibles 2 - - - İnanılmaz Aile 2
Spider-Man: Into the Spider-Verse - - - Örümcek Adam: Örümcek Evreninde
Isle of Dogs - - - Köpek Adası
Ralph Breaks the Internet - - - Ralph ve Internet
Mirai no Mirai

Ödül kimin olacak acaba :) Örümcek Adam mı yoksa İnanılmaz Aile mi? Köpek Adasını da çok sevmiş olsam da tahminimce Akademi'den açılan zarf İnanılmaz Aile için açılır.

Almasını İstediğim : Incredibles 2 - - - İnanılmaz Aile 2
Alacak Olan : Incredibles 2 - İnanılmaz Aile 2 - - - Spider-Man: Into the Spider-Verse - Örümcek Adam: Örümcek Evreninde
KazananSpider-Man: Into the Spider-Verse - - - Örümcek Adam: Örümcek Evreninde


En İyi Orijinal Şarkı

Star is Born - - - Shallow
Black Panther - - - All the Stars
The Ballad of Buster Scruggs - - - When A Cowboy Trades His Spurs For Wings
Mary Poppins Returns - - - The Place Where Lost Things Go
RGB - - - I'll Fight

Jennifer Hudson "I'll Fight" şarkısını muhteşem yorumlamış olsa da, çok sevdiğim müzik tarzını "When a Cowboy Trades His Spurs Wings" şarkısında bulsam da, Black Panther de çok iyi şarkılar olmasına rağmen bu kötü şarkı ile katılmış olsalar da... Burada favori çok farklı bir biçimde "Star is Born" filmi ile Shallow şarkısı. Lady Gaga değil de Bradley Cooper çok yakışmış şarkıya her girdiğinde.

Almasını İstediğim : Star is Born - - - Shallow
Alacak Olan : Star is Born - - - Shallow
Kazanan: Star is Born - - - Shallow


En İyi Belgesel Film

Free Solo
Kinder des Kalifats
RGB
Hale Country This Morning, This Evening
Minding the Gap

National Geographic'in yapımcılığını üstlendiği "Free Solo" burada favori. Bir maceraperestin kafasına koyduğu Yosemeti Parkındaki kayaya tırmanmak istemesini konu alıyor. İzleyenler tarafında çok sevilmiş olması da kendisini favori hanesine yazdırıyor. Karşısına çıkacak en büyük aday "RGB" belgeseli. Ruth Bader Ginsburg'un hayatını anlatıyor. Açıkcası kazanmasını da isterim. Amerika'nın en büyük en saygıdeğer yargıçlarından biri ve her şeyden önemlisi insan hakları savunucusudur kendileri.     
Almasını İstediğim : RGB
Alacak Olan : Free Solo
Kazanan: Free Solo


En İyi Kısa Belgesel Film

Black Sheep
End Game
Lifeboat
A Night at the Garden
Period. End of Sentence

Bu kısa Belgesellerin üçünü seyretme fırsatım oldu. Aslında üçü de o kadar vurucu o kadar başarılı ki ödül keşke üçe bölünse. Bu belgeseller "Black Sheep", "End Game" ve "Night at the Garden". Lanet olasıca ırkçılığı sadece ten rengi ile insan yargılamanın ne zaman sonuna varacak dünya. Sadece kimlikte yazanların önemli olmadığını ne zaman kavrayacak ülkemiz. Değişimin nasıl gerçekleştiğini gösteriyor "Black Sheep".
Peki ölüm... Zor olsa da, kabullenmesek bile ölüm yaklaşıyor. Ona gülebilir miyiz? Güçlü olabilir miyiz? "End Game"  çok vurucu.
Gelelim insanların favorisi olmayan fakat gerçekleri suratlara çarpan bir yapıma daha. Marshall Curry'nin "A Night at the Garden" belgeseline. Naziliği kutlayan tam tamına 22 bin Amerikalı. Üstelik gizli kapaklıda değil Madison Square Garden'da. O insanlar ikinci dünya savaşında savaştı. Ve onların çocukları oldu ve hatta çocuklarının da. Acaba onlar da bu kadar kör mü şimdilerde. Ailesinden gördükleri umarım iyi şeylerdir.

Almasını İstediğim : A Night at the Garden - - - Black Sheep - - - End Game
Alacak Olan : Black Sheep
KazananPeriod. End of Sentence


En İyi Yabancı Dilde Film

Roma - - - Meksika
Cold War - Soğuk Savaş - - - Polonya
Kefernahum - - - Lübnan
Manbiki Kazoku - Arakçılar - - - Japonya
Never Look Away - Asla Gözlerini Kaçırma - - - Almanya

Netflix mi Amazon mu sorusuna bile maruz bırakmaz. Sonucu en belli kategori. Netflix'in sahibi olduğu "Roma" en iyi film dalında aday olup diğerleri yoksa ve burada da adaysa kazanması en muhtemel film olarak karşımıza çıkıyor. Akademi'nin "Roma" için burayı es geçmeyip kazanmalarını bekliyorum. Ama burası kesin diye acaba en iyi film dalında es geçerler mi? Olurda burayı kazanamazsa ne olur? Ödül kesinlikle Cold War'a gider. Ödül umarım Cold War'a gider :)

Almasını İstediğim : Cold War
Alacak Olan : Roma (((maalesef)))
Kazanan: Roma


En İyi Erkek Yardımcı Oyuncu

Mahershala Ali - Green Book (((Yeşil Rehber)))
Sam Elliott - Star is Born (((Bir Yıldız Doğuyor)))
Adam Driver - BlacKkKlansman (((Karanlıkla Karşı Karşıya)))
Richard Grant - Can You Ever Forgive Me? (((Beni Affedebilir misin?)))
Sam Rockwell - Vice

Geçen sene bu ödülün sahibi Sam Rockwell bu sene tekrardan aday ama bu sefer kazanacağını hiç sanmıyorum. Sam Elliott ve Adam Driver açıkçası filmlerine birer fazla adaylık kazandırmış oldular. Her ne kadar kazanabilirler mi diye düşününce zor olduğunu düşünüyorum. Richard Grant bu sene BAFTA ve Altın Küre adaylıklarının ardında Oscar'a da aday olması kimseyi şaşırtmadı. Ama favorim Mahershala Ali... Daha önce "Moonlight" filmi ile bu ödülü kazanmış olsa da burada tekrardan ödülü kazanacaktır. Bu senenin filmi bu kadar az sayıda aday olduğu için Akademi jürisini yine ayakta alkışlıyorum.

Almasını İstediğim : Mahershala Ali - Green Book (((Yeşil Rehber)))
Alacak Olan : Mahershala Ali - Green Book (((Yeşil Rehber)))
Kazanan: Mahershala Ali - Green Book (((Yeşil Rehber)))


En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu

Amy Adams - Vice
Marina de Tavira - Roma
Rachel Weisz - The Favourite (((Sarayın Gözdesi)))
Emma Stone - The Favourite (((Sarayın Gözdesi)))
Regina King - If Beale Street Could Talk (((Sokağın Dili Olsa)))

"Roma" filminde baştan sona en sevdiğim ayrıntı kuşkusuz Marina de Tavira'nın performansıydı. Filmin görüntü yönetmenliği ile birlikte en kusursuz ayrıntısı. Tabii bizler yönetmen Alfonso Cuaron'a çok takılınca bu ayrıntıları bile geri plana atıp "Roma" filmini adaylıklara boğduk. Bunlara rağmen alamayacak olması aşikar. "The Favourite" filmi iki aday çıkararak alabileceği kategorinin bölünmüş olmasına üzülmüştür. Kim aday olmalıydı bu filmde? Kesinlikle Emma Stone bir adım önde olurdu fakat ikisinin de çok iyi iş çıkardığını belirtmek gerekir. Daha önce 5 kez Oscar'a aday olup alamayan Amy Adams favorim olsa da bu ödülün sahibi Regina King olacağı söylentisi çok fazla.

Almasını İstediğim : Amy Adams - Vice
Alacak Olan : Regina King - If Beale Street Could Talk (((Sokağın Dili Olsa)))
Kazanan: Regina King - If Beale Street Could Talk (((Sokağın Dili Olsa)))


En İyi Makyaj ve Saç Tasarımı

Mary Queen of Scots - - - İskoçya'nın Kraliçesi Mary
Border - - - Sinir
Vice

Ödül Vice'a gitti bile. Christian Bale her role girebilir fakat adam tanınmaz hale getirecek kadar üstelik bunu çok gerçekçi yaparak seviyeyi Akademi Heykelciği alacak kıvama getirdiler. Bu kategoride Black Panther aday olabilirdi. Fakat Bohemian Rhapsody'nin aday gösterilmemesinin sebebi yönetmenidir. Takma dişlere o kadar zoom yaparsan bıyık orijinal diye Rami Malek'in ağzına kadar girersen aday olamazsın kovarlar seni ki kovdular zaten çok rahat adaylık çıkaracağı belki de kazanacağı bir filmi berbat etti.

Almasını İstediğim : Vice
Alacak Olan : Vice
Kazanan: Vice


En İyi Film Kurgusu

Bohemian Rhapsody
BlacKkKlansman - - - Karanlıkla Karşı Karşıya
Vice
The Favourite - - - Sarayın Gözdesi
Green Book - - - Yeşil Rehber

Film Kurgusu kategorisinde "Roma"nın olmayışı bana sürpriz geldi. Son iki yıldır savaş filmlerinin (((2018-Dunkirk - - - 2017 Savaş Vadisi))) kazandığı bu kategori bu sene kimin alacağı soru işareti. Her şeye rağmen Vice'ı bir adım öne de çıkarsam kim alırsa alsın alkışlanacaktır. Bir tek Queen grubunun gerçeklerini yansıtamadığı için, bazı yerlerde hikaye anlattıkları için ve diğer üyeleri biraz değil komple yok saydığı için Bohemian Rhapsody'nin kazanmasını istemem.

Almasını İstediğim : Vice - - - Green Book
Alacak Olan : Vice - - - The Favourite - - - BlacKkKlansman - - - Green Book
KazananBohemian Rhapsody


En İyi Görsel Efekt

Ready Player One - - - Başlat
Avengers: Infinity War - - - Yenilmezler: Sonsuzluk Savaşı
First Man - - - Ayda İlk İnsan
Solo: Star Wars Story - - - Han Solo: Star Wars Hikayesi
Christopher Robin

Star Wars yine harika canlı şölen sunmuş olsa da bu kategorinin ağır topu "Avengers: Infinity War" filmi. Süper kahraman filmi değil sadece Infinity War. Görsel bir şölen. Bu arada Thanos adamdır.

Almasını İstediğim : Avengers: Infinity War - - - Yenilmezler: Sonsuzluk Savaşı
Alacak Olan : Avengers: Infinity War - - - Yenilmezler: Sonsuzluk Savaşı
KazananFirst Man - - - Ayda İlk İnsan


En İyi Film Müziği

Isle of Dogs - - - Köpek Adası
Black Panther
BlacKkKlansman - - - Karanlıkla Karşı Karşıya
If Beale Street Could Talk - - - Sokağın Dili Olsa
Mary Poppins Returns - - - Mary Poppins: Sihirli Dadı

Karar veremediğim kategori aslında biraz daha yakın olduğum "Black Panther." Ama bence geceden eli boş dönmeyecek bir film olan "If Beale Street Could Talk" bu kategoriyi kazanabilir ve gerçeği söylemek gerekirse müzikler konusunda oldukça iyi iş çıkarmış. Ayrıca Marry Poppins'in de hiç azımsanmayacak oy potansiyeli var bu kategoride.

Almasını İstediğim : Black Panther
Alacak Olan : If Beale Street Could Talk - - - Sokağın Dili Olsa
Kazanan: Black Panther


En İyi Ses Miksajı

Roma
Star is Born - - - Bir Yıldız Doğuyor
Bohemian Rhapsody
Black Panther
First Man - - - Ayda İlk İnsan

Damien Chazelle'nin teknik açıdan çok iyi bir film olan "First Man" bence bu kategorinin favorisi. Kesinlikle kazanması gerekir ama Akademi hayır derse ayıp ederler. Diğer adaylar "Black Panther" ve "Star is Born" da hak ediyor ama "First Man" dışında bir zarf açılırsa ayıp ederler. 

Almasını İstediğim : First Man
Alacak Olan : First Man - - - Star is Born
KazananBohemian Rhapsody

En İyi Ses Kurgusu

Roma
First Man - - - Ayda İlk İnsan
Bohemian Rhapsody
Black Panther
Quiet Place - - - Sessiz Bir Yer

Yeniden "First Man" diyorum. Teknik açıdan geçen seneki "Dunkirk" filmini hatırlattı bana "First Man" yan dallarda iddialı bir yapım. Bu kategorilerde sürpriz olamayacak gibi ama olursa korku filmi olan "Quiet Place" kazanabilir.

Almasını İstediğim : First Man
Alacak Olan : First Man
KazananBohemian Rhapsody


En İyi Kostüm Tasarımı

Black Panther
Mary Poppins Returns - - - Mary Poppins: Sihirli Dadı
The Favourite - - - Sarayın Gözdesi
Mary Queen of Scots - - - İskoçya'nın Kraliçesi Mary
The Ballad of Buster Scruggs - - - Vahşi Batı Hikayeleri

"The Favourite" filmi ile 18. yüzyılın İngiltere'sine konuk oluyoruz... Akademi tarafından bu tarz dönem filmleri hep ön planda tutulmuştur. Kostüm dizaynları konusunda geçen seneki kazanan "Phantom Thread" kadar başarılı olmasa bile bu sene ödülün kazananı olma ihtimali çok yüksek. Yanında tek rakibi bana göre "Black Panther" kostüm dizaynı konusunda özellikle yan karakterler üzerinde oldukça etkili. Aday olması bence çok sürpriz olsa da "The Ballad of Buster Scruggs" filminin burada olası beni sevindirdi.

Almasını İstediğim : The Favourite - Sarayın Gözdesi - - - Black Panther
Alacak Olan : The Favourite - Sarayın Gözdesi
Kazanan: Black Panther


En İyi Görüntü Yönetmenliği

Cold War - - - Soğuk Savaş
Never Look Away - - - Asla Gözlerini Kaçırma
Roma
Star is Born - - - Bir Yıldız Doğuyor
The Favourite - - - Sarayın Gözdesi

Bence "Cold War" her ne kadar "Roma"dan daha iyi bir film olsa da buranın kazananı Roma olma ihtimali bir hayli yüksek. Mekan seçimi ve o mekanların çaresizliğini gözler önüne seren bir film. "Roma" dışında "The Favourite" mekan zaman algısını çok iyi verdiğini söylemek gerekir.

Almasını İstediğim : Roma
Alacak Olan : Roma
Kazanan: Roma


En İyi Yapım Tasarımı

Roma
The Favourite - - - Sarayın Gözdesi
Black Panther
Mary Poppins Returns - - - Mary Poppins: Sihirli Dadı
First Man - - - Ayda İlk İnsan

Teknik kategorilerde "First Man" saygıyı hak eden bir film. Açıkçası bu kategoride kazanmasını istediğim iki filmden ilki, diğeri ise "Black Panther." Kazanması bu iki film açısından zor gibi görülse de. Bence bu kategori en iyi film kapısını aralar "Roma" ve "The Favourite" konusunda. İkisinden hangisi alırsa en iyi film ona güler.     

Almasını İstediğim : First Man - - - Black Panther
Alacak Olan : Roma - - - The Favourite
Kazanan: Black Panther


En İyi Kısa Animasyon Filmi

Bao
Animal Behaviour
One Small Step
Late Afternoon
Weekends

"One Small Step" animasyonuna aşık oldum. Konu, hikaye, çizgileri, renkleri bir harika. Kazanmasını gerçektenden çok isterim ama rakibi ünlü Pixar'ın "Bao" animasyonu. Ödül hak edene gitsin isme değil ve kazanan One Small Step olsun. <3

Almasını İstediğim : One Small Step
Alacak Olan : Bao
Kazanan: Bao :( :( :(


En İyi Kısa Film

Marguerite
Skin
Detainment
Fauve
Madre
Hiç birini izlemedim ama bir adayımız olsun. Sadece afişini çok beğendiğim için Skin diyorum.

Almasını İstediğim : Skin
Alacak Olan: ? ? ?
Kazanan: Skin


sinemayla kalın:)              

15 Ocak 2019 Salı

bohemian rhapsody



Orijinal Adı : Bohemian Rhapsody

Yapım Yılı : 2018

Tür : Biyografi - Dram - Müzikal

Süre : 2 Saat 14 Dakika

Yönetmen : Bryan Singer

Oyuncular : Rami Malek - Lucy Boynton - Gwilym Lee - Ben Hardy - Tom Hollander - Joseph Mazzello

imdb puanı : 8.4


Bohemian Rhapsody filminden önce yüce Queen grubunun o ünlü şarkısının girişi şu şekildedir:

"""Is this the real life? - - - - Bu gerçek hayat mı?
Is this just fantasy? - - - - Yoksa sadece rüya mı?
Caught in a landslide, - - - - İki arada kalmış,
No escape from reality - - - - Gerçeklerden kaçış yok """



Ben hayatın özeti olarak bir şarkı sözü, dörtlüğü kullansam kesinlikle bu şarkıyı kullanırdım. Milyonlarca insanı peşinden sürükleyen eşsiz bir grup olan Queen'e Freddie Mercury'nin hayatı ile konuk oluyoruz.

Kısaca Queen hakkında bilgi vermek gerekirse, 1970 yılında kurulan bir grup. Tüm zamanların en iyi "ikinci" grubu ve en iyi "ikinci" şarkısına sahiptir. Geçirdikleri grubu merak edenler için The Beatles ve şarkı ise John Lennon'un Imagine şarkısı.Albümleri dünya çapında 300 milyondan fazla satan Queen gelmiş geçmiş en iyi Rock grubu olduğunu kanıtladı.


Filme geçecek olursak:

Yavaş yavaş içine alan saran bir film değil aslında ilk anlarda öyle filmin içine giriyoruz ki sonraki anlarda ise hayal kırıklıkları başlıyor. Freddie Mercury'nin yaşamına konuk oluyoruz ama yer yer ve bazı kesimlerde olmayan olayları da burnumuza sokmaktan geri kalmamış. Yüzeysel olarak yaşamına giriyoruz ama yönetmen'LER'inin ve senaristtin en olumsuz tarafı grubun diğer üyelerini hiçe sayıp tamamıyla Mercury ile başlayıp bitirmemiz. Bundan tabi ki gocunmayız, olması gereken o deriz ama olayları abartmak içinde olmayan kısımları verirseniz bu filmin gerçekliğini alıp götürür ve maalesef bize her şey bir yalandan ibaret gelir. En basiti grubun kuruluşundan "hadi grup olalım" şeklinde değil ne aşamalardan geçmiş olmaları ama saçmalıklar burada başlıyor daha etkili senaryo olması için daha vurucu yapalım bu filmi dedikleri için ne hale getirdiniz lan Queen'imizi.


Neyse olumsuzluklara rağmen film sonuçta olamayanları da anlatacak ki film satsın izlensin hatta paramız olsun değil mi amaçları?

Filmin kuşkusuz en önemli kısmı müzikleri. Efsanelerden bir tutam dinlemek en büyük dileğiniz olmalı bu filmi seyrederken. Benim için gruptan çok öte bir olgu Queen ve hatta onlar için her zaman çağın çok ötesinde bir grup demişimdir. Gerçektende filmi seyrettiğim an sürekli olarak kafamın içinden geçen söz her ne kadar izlediğimiz sadece Queen'in Kapalıçarşı versiyonu olan çakma olaylar olsa da "çağın çok ötesinde".

Şimdi eleştiri bombardımanı başlasın: Yönetmen Bryan Singer ne ya? Başka yönetmen bulamadınız mı? Ya da senaryoyu teslim edecek usta birini bunların çoğu hayal kırıklığı. Gerçekleri tamamen anlatın demeden bu grubun ismi Queen. Grup bu adamlar. Freddie Mercury'nin odaklanılarak çekilmesine kimse ses etmez ama o adamlar dış kapının dış mandalı değil ki. Hele hele yönetmenimiz neden dişlere bıyıklara odaklanıyor? Bu kadar çok yakın çekimleri kullanmasının sebebi ne? Bakın kızacağım sizlere Rami'ye Oscar vermezseniz. Bakın görüyorsunuz diyen amcanın eline kamera vermişiz gibi takma diş taktı bakın görüyorsunuz demek istediğinden dolayı mı yada bakın bıyıklar onun gerçek bıyığı takma kullanmadık demek istediğinden mi?


Bu soruların cevabı bilinmez ama bence yönetmenin geniş açıda olayları ifade edememesinden korkmasıdır. Oysa ki referansında Olağın Şüpheliler (The Usual Suspects - - - 1995) gibi efsane bir film olsa da... Gerçi efsane olmasının sebebi tamamı ile senaryosundan gelmektedir.

Bu filmin çekimleri sırasında yapımcılar ile anlaşamayıp filmin bitmesinden 3 hafta önce kovulmuştur (((doğru olan çok önce olması ve aynı şekilde senaristinin de kovulması idi))) ve yerine Dexter Flectcher gelmiştir.


Bu film tamam çok önemli bir film ama Altın Küre'de Drama dalında En İyi filmi kazanması nedir? Gerçi aday olduğu dalda rakipleri gerçekten çok güçsüzdü. Kazandığı ödülden sonra Oscarlarda favori olsa da şimdiden kazanacak filmi yazayım "Yeşil Rehber (((Green Book)))"


Oyuncu bazında Rami Malek tamamen Freddie Mercury'e dönüşmüş ve ona resmen hayat vermiş. İlk başlarda Malek'in Mercury olacağı açıklandığında asla ama asla olamaz, canlandıramaz demiştim. Yiğidin hakkı yiğide vermek gerekir efsane oynamış. Açıkçası Altın Küre'de Drama dalında En İyi Erkek Oyuncu ödülü hak edildi. Oscar için en büyük favorilerden de biri oldu. Ama favorimi artık bu sefer olsun dediğim Green Book'ta ki performansı ile Viggo Mortensen...


Filmle alakalı son sözlerim "Live Aid" sahnesinde giriş berbat ama çıkışı ve o şarkılar enfes doğrusu.

Son olarak Freddie Mercury hakkında en güzel yorum: 
Sir Elton John'dan gelmiştir. John yakın arkadaşı Freddie hakkında söylediği cümleye bakacak olursak tekrardan nasıl büyük bir karakter olduğunu anlayacaksınız:

"Tanrı en sonunda kare asını tamamladı... Janis Joplin, John Lennon, Elvis Presley ve sen dostum... Arkadaşım olduğun için teşekkür ederim... Seni her zaman seveceğiz."

puanım : 8.0

14 Kasım 2018 Çarşamba

The Danish Girl - Danimarkalı Kız


Orijinal Adı : The Danish Girl

Türkçe İsmi : Danimarkalı Kız

Yapım Yılı : 2015

Tür : Dram - Biyografi - Romantik

Süre : 1 Saat 59 Dakika

Yönetmen : Tom Hooper

Oyuncular : Eddie Redmayne - Alicia Vikander - Matthias Schoenaerts - Adrian Schiller - Amber Heard

imdb puanı : 7.1


20.yüzyılın başlarında gerçekleşen yabancı vücutta var olma çabalarından bir sanat gösterisi. Tarihin ilk transseksüeli Ressam Einar Wegener'in Lili Elbe'ye dönüşü. Einar Wegener'in karısı Gerda Wegener de ressamdır. Hayatlarına konuk olduğumuz filmi yönetmenlik koltuğuna oturan Tom Hooper sayesinde seyrettim ve tanıdım. Acaba bu sefer herkesin sevdiği yönetmeni görebilir miyim diye? Ki göremedim maalesef yer yer olayları derinlemesine verememesine rağmen fena bir iş çıkardığını da söyleyemem. Şimdilik Tom Hooper'ı bir kenara bırakalım filmin incelemesine geçmeden Einar Wegener hakkında bilgiler vermeye geçelim.

Kısaca kimdir? Nedir? Tanıyalım: Einar Wegener Danimarka doğumlu olan bir ressamdır daha doğrusu bir insan. Karısına verdiği pozlarla bildiği hayatı değişen bir insan. İçindeki var olan ama hiç çıkarmadığı kişiliği ortaya çıkan bir insan. Yanlış beden de doğan hayatına böyle devam etmek istemeyen bir insan. Bastırılmış duygular ile kendisini kısıtlayan ama bu bastırılan duyguların bir yerde patlayacağını bilmeden yaşayan bir insan. Günlüklerinde hayatına ilişkin her şeyi tutan kendisini anlayan bu yolda kendini gören herkese ilham kaynağı olan bir insan. Her cümlenin ardına getirdiğimiz gibi o bir İNSAN. Doğdu, yaşadı, fikirlerine inandı inandığı uğruna her şeyini yola serdi. Ben bu filme hiç bir zaman aktivist yada feminen gözlerle bakılmayacağını düşünüyorum. Aslında öyle bir hayat yaşamış ki bu yaşam; dayanma gücünü, inanmayı ve hatta insan olmayı göz önüne seriyor.


Filme geçecek olursak:                                

Filmin en sevdiğim noktasından başlamadan geçemeyeceğim; filmin adı. sade ve çok da yakışmış bir isim "Danimarkalı Kız".

Aşk nedir? Sevgi nedir? Sevdan için neler yaparsın? gibi soruların anlamını biraz olsun kavratabilen bir film var karşımızda. Sevgin için neler yaptıklarından daha çok daha neler yapabilirsin sorusuna karşılık alıyoruz.
"Böyle bir sevgiyi hak edecek ne yaptım?" Baştan sona bu hikaye etrafında dönen bir film bu etkili söz ile film kurgulanmış ve filmin aynası olmuş. Gerçek yaşamdan daha çok aşka ve sevgiye yönelmesi de biraz Tom Hooper'ın kaygılarından kaynaklanıyor olabilir. daha çok sevgi daha çok mutluluk daha çok hüznü o kadar tasvirlemiş ki bir türlü iç dünyalara net bir şekilde yansıtamaması filmin en büyük eksisi. 

Başta da belirttiğimiz gibi 20. yüzyılın başlarına götürüyor film bizi. Dünya savaşı gören ve ordan yavaş yavaş çıkan tarihlere götürüyor bizi film. Her şeyin yıkıldığı Avrupa'da her şey baştan kurulmaya başlıyor. Sanatçıların bile yoklukta kalabileceğini filmde anlayabiliyoruz. Odaların genelde boş olduğu dış mekan tasvirlerinde halkın iyi durumda olmadığını gözlerimizin önüne serse de bazı noktalarında ki detaylar (bale dersler vs.) hayatı yeniden kurma yoluna girdiklerini gösteriyor.
Peki hayatın üzerine yeni bir hayat inşa etmek nasıl bir zorluk olabilir. Tanıdığın, bildiğin bedeni terk edip yeni bir kimlik kazanmak şu an için değil ama o dönemler için nasıl olabileceğini bir düşleyin. Bunu başarmak değil düşlemek bile hayallerin ötesinde bir davranış.

Filmi irdelerken akıllarda kalan ayna sahnesi gerçektende böyle mi düşünüyorlar demek geldi içimden acaba bir ayna görüntüsü ile mi tüm yaşamları değiştirebiliyorlar. Daha doğrusu bildikleri yaşamları bu şekilde mi değiştiriyorlar?
Gelelim öncelikle yönetmene: " Aslında olayları durumu batıran bir Tom Hooper var karşımızda. Olayları insanların görmek isteyeceği bir şekilde anlatıp iç dünyalarına girmemesi biraz filmin sönük kalmasını sağlamakta. Derin anlamları çok fazla olan bir yolculuğun üzerinden sadece kimlik karmaşasını çok iyi irdelemiş. Lili'nin dünyasını yansıtırken aslında dünyası kararan Gerda'yı çok arka plana atmış. Lili ile birlikte inceleyeceği Einar Wegener'in üzerini tamamı ile silip yolculukta tek koltuk kullanmış.  Onu da Eddie Redmayne'ye teslim etmiş işi bitirmiş gibi. (Daha önce de King's Speech'de de Colin Firth'e aynısını yapmıştı.) Çok iyi yönetmen mi? Bence çok çok iyi olan oyuncuların elinde iyi yönetmenlik sıfatına erişebilen biri.
Oyunculara geçecek olursak; cinsel kimlik karmaşası aslında filmin başında göz önünde olmayan ama giderek ağırlık kazanan duyguyu o kadar iyi yansıtmış ki Eddie Redmayne bazı sahnelerinde acaba oynayan Tilda Swinton mu diye ara ara düşündüm (ben çok benzettim).  Giderek verdiği çaresizce duyguları yönetmen bazı noktalarda çok kesmiş ve yönetmene rağmen çok iyi performans sergilemiştir. Benim son zamanlarda gördüğüm en kusursuz oyunculuktan biri. Eğer Stephen Hawking'i canlandırdığı The Theory of Everything en iyi oyuncu ödülünü hak ettiyse (((hakkı yenen Benedict Cumberbatch ile Imitation Game (Yapay Oyun) filmi ile)) bunda kesinlikle en az Leonardo diCaprio (The Revenant - Diriliş) kadar Oscar heykelciğini hak etmiş.
Alicia Vikander rolünün hakkını öyle bir vermiş ki.Gerçekten hem ressam olmuş, hem Ressam Einar Wegener'in karısı olmuş, hem de Lili'nin dostu. Az kaldı gösterildiği her sahne. Keşke yönetmen Lili'nin günlük dünyasından daha fazla odaklansaydı Gerda karakterinin iç dünyasına ve onunla birlikte Einar'ın içine. Rolün içine işleyen duru bir güzellik. Filme girdiği her açıdan filmin yukarı taşınmasını sağlamış ki ben ne kadar iltifat etsem az kalmış olacak ki  Oscar Heykelciği bu film ile kendisine verilmiştir.
Yan rolde Matthias Schoenaerts'ın da hakkını yememek gerekli gayet başarılı bir iş çıkarmış. 

Kostümler harikulade.

Son söz: Seyretmelisiniz her şeyden önce yargıladığınız burun kıvırdığınız herkes "İNSAN" sonuçta. Toplumun her kesiminin insan olmaya ihtiyacı var.


puanım : 7.7

sinemayla kalın